Arizona’daki Büyük Kanyon, milyonlarca yıl boyunca Colorado Nehri’nin yüzeyi aşındırmasıyla şekillendi. Ancak Ay’daki benzer yapılar için suyun olmadığı bir ortamda nasıl oluştuğu hep bir bilinmezdi.
Yeni bir araştırmaya göre, Ay yüzeyinde bulunan iki devasa kanyon, büyük bir çarpışma sonucu dakikalar içinde meydana geldi.
Devasa kanyonlar nasıl oluştu?
Bilim insanları, Ay’ın güney kutbu yakınındaki Schrödinger Krateri’nden dışa doğru uzanan Vallis Schrödinger ve Vallis Planck adlı iki büyük kanyonu inceledi.
Vallis Schrödinger: 270 kilometre uzunluğunda, 2,7 kilometre derinliğinde.
Vallis Planck: 280 kilometre uzunluğunda, 3,5 kilometre derinliğinde.
Bu devasa yapıların, Ay’a çarpan büyük bir gök cismi sonucunda fırlayan malzemeler tarafından oluştuğu düşünülüyor. Ejecta ışınları olarak adlandırılan bu oluşumlar, çarpışma anında fırlayan kaya ve toprak parçalarının oluşturduğu devasa izler olarak biliniyor.
ABD’deki Lunar and Planetary Institute’den gezegen bilimci David Kring ve ekibi, Ay yüzeyine ait görüntüleri analiz ederek bu çarpışma sonucunda nasıl bir şekillenme yaşandığını modelledi.
Çarpışmanın gücü nükleer silahların 130 katıydı
Araştırmacılar, Schrödinger Krateri’ne yapılan çarpışmanın asimetrik olduğunu ve büyük bir kısmının Ay’ın güney kutbunun uzağına yayıldığını tespit etti.
Bu dev çarpışmanın:
Fırlattığı malzemeler saniyede 0,95 ila 1,28 kilometre hızla hareket etti.
Oluşturduğu enerji, dünya üzerindeki tüm nükleer silahların toplam gücünün 130 katına eşitti.
Bilim insanları, çarpışmanın yaklaşık 3,8 milyar yıl önce gerçekleştiğini ve bu dönemde uzayda çok daha fazla devasa kaya parçasının hareket halinde olduğunu belirtiyor.
Artemis III görevi bu bölgeyi inceleyebilir
NASA’nın 2027’de fırlatmayı planladığı Artemis III Ay görevi, Ay’ın güney kutbu yakınlarına iniş yapacak. Araştırmacılar, ekibin bu bölgedeki jeolojik oluşumları daha detaylı inceleyebileceğini düşünüyor.
Modeller, çarpışmadan sonra fırlayan malzemelerin muhtemel iniş noktalarının dışında kaldığını gösteriyor. Bu da astronotların, daha eski ve derin katmanlara ulaşarak Ay’ın tarihine dair yeni keşifler yapabileceği anlamına geliyor.
Araştırmanın bulguları, Nature Communications dergisinde yayımlandı. Ay’daki bu devasa kanyonların nasıl oluştuğunun anlaşılması, gezegenimizin uydusuna dair bilinmeyenleri çözmek için önemli bir adım olarak görülüyor.